Türk turizmi denince akla hep deniz, kum ve güneş gelir. Avrupa'dan gelen turistlerin büyük bölümü bu üçlemeye ve otellerdeki herşey dahil uygulamasına geliyorlar. Turistler özellikle Ege ve Akdeniz'e geliyorlarsa otele yerleşir yerleşmez denize giderler ve yemek saatlerinde de yiyip içerler. Geldiği ülkeyi merak edip gezmek isteyenlerin sayısı ise hep sınırlı kalmıştır.
2019 yılı rekorlarla kapanınca ister istemez turizmciler 2020 yılı için büyük beklentiler içine girdi. 2020 yılında da yeni rekorlar beklendi. Ama maalesef gelişmeler bu hevesi kursağımızda bıraktı. Önce Suriye'deki İdlip olayları nedeniyle Rusya ile gerginlik yaşandı. Bu gerginlik Türkiye'ye tatile gelmek isteyen Rusya'daki bazı kesimi rahatsız etti. Ama bu gerilim uzun sürmedi. Ateşkeş anlaşması imzalandı. Tam her şey yolunda giderken bu seferde petrolde keskin bir düşüş yaşandı. Bu düşüş petrole bağımlı olan Rusya'da Rublenin Dolar karşısında yüzde 10 erimesi ile sürdü. Yani tatile çıkacak Ruslar tatilini yüzde 10 daha pahalıya almak zorunda kalacaklar. Bu nedenle de Ruslar şimdilik yeni rezervasyon yapmamaya başladı.
Birde tüm dünyanın başına bela olan korona virüsü olayı var. Koronavirüs ülkelerin ekonomisinden turizmine kadar her kesime büyük zararlar veriyor. Korona virüsün görülmediği ülke sayısı çok az. Bu şanslı ülkelerden biri de Türkiye. Türkiye'de bu virüsün görülmemesi hem ekonomiye hem de turizme katkı sağlıyor. Yaşanan sıkıntıların ardından bu biraz olsun bizi rahatlatıyor.
Ancak bu virüs başta İtalya, Avusturya olmak üzere bir çok ülkede etkin bir şekilde görülmekte. Hatta en çok turist gönderen ülke olan Almanya'da da bu virüsten ölümler yaşanıyor. Bu nedenle de Almanlar çok tedirgin. Evlerinden dahi çıkmayan Alman sayısı her geçen gün artıyor. Bu tedirginlik sürerse tatile çıkmayı düşünürler mi? Bu bir soru işareti.
Almanya açısından bu duruma bir göz atmak lazım. 2019 yılında 52 milyon Alman turist yurt dışında tatil yapmış. Almanlar yurt dışında tatile birinci sırada güneşi ve iyi havayı tercih etmiş. İkinci sırada günlük hayattan uzaklaşmak, üçüncü sırada ise enerji toplamak ve stresten uzak kalma isteği ile tatile çıkmış. Yani Alman turist öncelikle bol güneşli ve doğası temiz yerlere gitmek istiyor.
2019 yılında 10.7 Milyon Alman İspanya'ya, 5.4 Milyonu Fransaya, 7.8 Milyonu İtalya'ya, 7.2 Milyonu Avusturya'ya,2.9 Milyonu Yunanistan'a, 2 Milyonu Kuzey Afrikaya, 4,8 milyonu Hollandaya, 4.2 Milyonu İskandinav ülkelerine ve 4.5 Milyonu ise Türkiy'ye tatile çıktı.87.4 Milyon Alman vatandaşı ise kendi ülkesinde tatil yaptı.
İspanya 2016 yılından bu yana Alman pazarında kan kaybederken Türkiye, Yunanistan ve Mısır artışa geçti. 2020 yılına girilmesi ile dünyanın başına bela olan koronavirüsü başta İtalya olmak üzere Avusturya ve İspanya'da ölümlere neden oluyor. İtalya'nın tamamı karantinaya alınırken buraya uçuşlar durduruldu. İspanya'da 2 otel karantinaya alındı. Avusturya'da da durum farklı değil.Yunanistan ve Mısır'da da sıkıntı büyük. Almanların yüzde 24'ü Uzakdoğu'ya tatile çıkıyor. Buralara gidişlerde hemen hemen durma noktasında.
Bu yıl her ne olursa olsun tatile çıkacağım diyen Alman turist öncelikle korona virüse göre tatilini planlacaktır.Yani bu vrüsün görülmediği, güneşi bol olan ülke tercih edilecek. İtalya ve Avusturya'ya Alman turist bu yıl gitmeyecektir. Uzakdoğu'da bitti gibi. Mısır'da da virüsten ölümler oldu.
Almanlar başta olmak üzere Avrupalı turist için güneşi bol, havası temiz olan en iyi alternatif ülke Türkiye. Eğer Alman turist tatile çıkacaksa Türkiye'yi düşünecektir. Ama gözüken şu ki sağlıklarına karşı çok duyarlı olan Almanların çoğu tatile gitmeyi değil evden bile çıkmayı düşünmüyor. Şimdiden evlerine yiyecek içecek stokuna başladılar. Ama gelirse en iyi tatil alternatifi de Türkiye olacaktır.
Tabii koronavirüsü Türkiye'de görülmezse.