Turizm son zamanlarda ciddi rekabet içine girdi. Özellikle ekonominin Avrupa’da tüm dünyada etkili olmasından dolayı gelen turisti otel dışında da farklı aktivitelerle de oyalamak gerekmektedir. Tarihi mekanlarımız dışında değişik konseptler oluşturma konusunda yaratıcı fikirler geliştirmek gerekir. Bununla ilgili Dubai’de dev ışık oyunları gösteri yapılan fıskiyeli havuz. Her gün sıcaktan dolayı akşamüstü muhteşem ışık oyunları ile fıskiyeleri ve su jetleri dünyaca meşhur olmuş bir yerdir. Bir çok turist o anı görmek için Dubai’ye gidiyor.
Daha önce değindiğim gibi binalara ruh ve konsept katılabilir. Örneğin İskoçya’da at arabasından oluşan bir otelde en erken bir yıl sonrasına rezervasyon yapabiliyorsunuz. Başka bir örnek ise Mısır’daki piramitleri andıran ve konsepti piramit olan otel. Ben Dubai’de böyle bir otelde kalmıştım.
Antalya bu konuda ne yazık ki kendini geliştiremedi. Yazın özellikle 40 C’nin üzerindeki sıcaklıkta bir soğuk hava deposu üreticisi firma Antalya’da özel bir mekan yapmıştı. Yıllar önce gitmiştim. Hala duruyor mu bilemiyorum. Konsept kutuplardı. O sıcak hava da üzerinize kalın mont veriyorlar ve mekana giriyordunuz. Tam bir kutupları andıran dekarasyon vardı. İçindeki kafede sıcacık kahvenizi içiyordunuz. Muhteşem bir fikirdi. Hatta içeride kısa da olsa buzdan kızakla kayabiliyordunuz. Günümüz teknolojisi ile sanal kayak vb. teknolojiyi kullanarak geliştirilebilir.
Diğer aklıma gelen ise İzmir Bornova’da yeni açılan Tuz Kafe. Tamamen farklı bir konsept. Tuz terapisi. Benzer bir tuz kafe Antalya’da açılarak bir çok turistin bunu deneyimlemesi sağlanabilir. Tuzun faydaları tartışılmaz. Özel bir sistem ile ortama tuz verilerek astım hastalığını da tedavi ediyor. Bu bir şekilde hayata geçirilebilir.
Diğer bir örnek ise Vintage Retro Kafe konsepti de müşterileri geçmiş bir döneme götüren, retro dekor, plaklar ve klasik lokanta yemeklerinin sunulduğu bir kafeyle nostaljiyi kucaklamalarını sağlar. Bunun en iyi örneği New York şehrindeki “Lula's Sweet Apothecary”, büyüleyici bir vintage soda çeşmesi ortamında vegan dondurma sunuyor. Bunun yanında özel vegan menüleri ile de renklendirilebilir.
Antalya’da bir çok et lokantası var. Bundan yaklaşık 10 yıl önce Paris’te La Fayette’in karşısında bir et lokantasına gitmiştim. Menüyü açtığımda çok şaşırdım. Dekorasyon muhteşemdi. Ve çok meşhur bir et restauranı idi. Menüde sadece et vardı. Fakat her ırkı ayırmışlardı. Örneğin Limousine veya Chrollaise ırkı istiyorsanız onun menüsünü açıyordunuz. Böylelikle o ırkın etini yiyebiliyordunuz. Düşünsenize böyle bir hizmeti veren lokantanın olduğunu turistler akın eder.
Son dönemlerde Z kuşağının tercihlerine yönelik farklı bir konsept olan Endüstriyel Kafe konsepti de Z kuşağının ilgisini çeker. Teknoloji ile eski bir araya getiren tasarımları bilgisayar programları ile buluşturarak farklı aktiviteler yapılabilir. Duvarları 3 boyutlu derinliği resimler ile çeşitlendirilir. Bunun en iyi örneği ABD California’da Blue Bottle Coffeelerdir.
Tüm genç gezginlerin gittiği Hard Rock Cafe bunun en iyi örneğidir. Tayland, Moğolistan, Güney Afrika, Pakistan ve Hindistan gibi marijinal yerlerde dahi var. Bizden neden bir Hard Rock Cafe benzeri oluşum çıkmasın. Ben Dubai ve Hollanda Schipol havaalanında Hard Rock Cafe bile gördüm. İçeride boş yer yok idi.
Bu örnekler çoğaltılabilir. Bir çok yatırımcımız çok büyük maliyetlerle devasa otel yatırımları yapıyor. Bunu yapabilecek gücümüz var. Yeter ki biraz yaratıcı olalım. Bu konularda düşünür ve araştırırsak kim bilir daha ne fikirler aklımıza gelecektir. Şimdi Ülkemizden de farklı bir konseptte Hard Rock Cafe gibi bir devasa kafe zinciri çıkarma zamanı diyelim.