HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ! (EMİN MİYİZ?)

Değerli turizm okurları; umarım iyisinizdir ve hala kitle turizmin yaşadığı en zor dönemlerini atlatmaya çalışırken akıl sağlımızı korumayı başarabilmişizdir. Sizlere bu yazımda en azından birkaç çevreden görüş aldığım ve biraz da şahsen gözlemleyebildiğim son birkaç ayı yorumlaya çalışacağım.

Herkes geçen sezona göre biraz da olsa erken açıldığından memnun olurken, bu sezonun bizlere ne getireceğini sanırım kimse tahmin edemezdi. Sezon açıldı ve herkes planlama yapmaya başladı.

Yatırımcı uzun zamandır girdisi yokken, en azından sıcak para girişi ile çektiği kredileri ödeme ve mümkün olursa bu yılı belirli bir karlılıkla kapatabilirim dedi.

Otel çalışanları en azından biraz daha fazla çalışabiliriz umuduyla sevinip, iş başı yaptı

Otel yöneticileri operasyonda sıkıntı yaşamamak adına güzel bir sezon olmasa da en azından idare bir sezon geçirmenin planlamasını yaptı.

Acente uçak planlarını, operasyon alanını ve gider bütçelerini iyi yönde planladı ve bu yönde adımlar attı.

Yani kısacası turizmin kıyısında köşesinde her kim neresinde duruyorsa bir umut ile kolları sıvadı. Peki sonrasında neler oldu, evdeki hesap çarşıya uymadı deyip bu kısmı geçiyorum. Asıl anlatmak istediğim bölüm bundan sonra geliyor. Dipnot geçmek gerekirse aslında yazılarımı pozitif taraftan yazmaya gayret ederken bu yazı biraz daha negatif içerikli, okurlardan özür diliyorum.

Önü arkası tahmin edilemeyen bir sezona girdiğimizden yeni iş başı yapan ve mevcutta çalışan turizm çalışanlarına her zaman yapıldığı gibi maaşlar istenilen seviyelere çıkarılamadı ve kadrolar daraltıldı. Böyle bir sezonda aslında anlaşılabilir bir durum olarak düşünülse de sektörde zaten az olan nitelikli personel daha fazla sektöre küstü, bunun sonucunda hizmet kalitesi ister istemez düştü. Ancak beklenti,’ kalite düşmemeli, düşmemesi gerekiyordu’ Peki Nasıl ve kiminle? _

Mevcut açılmış olan tesisler bir şekilde çarkı döndürmeli, az olan talebe karşılık her zaman yapıldığı üzere tesisler fiyatları düşürdü. Ancak fiyatlar beklentinin de altına düştü. Otelciler birbiriyle görüştü, herkes hem fikir, bu kadar düşük fiyatlarla tesisler zarar ediyor. Buna bir dur demeli, beklenen ciroları ve dolulukları tekrar gözden geçirmek gerekiyor denildi. Ancak bu tür görüşmelerin hemen ardından daha fazla doluluk için daha fazla indirim verildi. Teknoloji yüzyılında yaşıyor olmamızdan dolayı tüm fiyatlar zaten göz önünde ancak buna rağmen otelciler birbirlerine gerçeği söylemek yerine gerçekçi yansıtmayan ifadelerde bulundu. Peki neden? kendimizi başarılı göstermek için mi? yoksa karşı tarafı başarısız göstermek için mi? 

Uçakları doldurmak ve mevcut uçakları mümkün seviyede iptal etmemek adına acenteler ve operatörler talepleri artırabilmek adına her türlü çabayı gösteriyor. Zaten sezon kötü ve bundan dolayı kar marjlarını mümkün seviyede azalttılar. Böylesine bir sezonda ülkeye misafir getirmek ve ayakta kalabilmek için tüm çabayı sarf ediyorlar. Buraya kadar her şey güzel. Ancak oteller fiyatları zaten bu kadar düşürmüşken bekletilen rezervasyonlar, satılmış odalardan fazla kar beklentileri, kişisel beklentiler doğrultusunda fiyat baskıları vb sorunlar…

Yukarıda bahsettiğim konular sadece bir genellemedir. Herkes, her tesis, her acente böyledir diye tabirlerde asla bulunamayız. Ama maalesef böyle durumlarda yaşanmadı diyemeyiz. Sürekli söylediğim üzere turizm bir yaşam tarzıdır ve turizmin yapısı bir zinciri yansıtmaktadır. Bu zincirin hangi halkası zarar görür veya koparsa, bütünlük olgusunu yitirir ve gerçek bir başarı ortaya koyulması neredeyse imkansızdır. Deyimde söylendiği üzere hepimiz aynı gemideyiz, ya aynı gemide başarıya doğru yol alacağız, er ya da geç enin de sonunda o gemide batacağız.

O yüzden yukarıda bahsedilen zihniyetin bir an evvel ortadan kalkması ve turizmin tüm yapısı birlik olup zirveye giden yola birlikte baş koymalı. Unutmamalı ki küçük yapılar her daim bir bütünlüğü oluşturur. O yüzden yapılar ve kişiler aynı gemide olduğumuzu idrak etmeli ve turizmin geleceği için bütünlüğü sağlamalıyız.

Daha güzel ve sağlıklı sezonlar gelmesi dileğiyle, Turizm ile kalın.