SENİN EGO’N BENİM EGO’MU DAVET ETME Dİ?

Sevgili Turizmdays okuyucuları, zorlu kış şartları geldi çattı, birçok meslektaşımız halen evinde ve doğru düzgün geliri yok. Bu arada zorlu bir dönemde karar alıcılar ve önder kişiler ne durumda, üstü kapalı özetliyeyim mi?

Başkanın biri diyor ki bana randevu vermedin, öbürü diyor ki verdim. Sekreterliği teslim almış. Öbürü diyor ki beni direkt aramasını beklerdim, genel müdürün biri diyor ki beni çağırmadınız, bundan sonra da çağırmayın, gelmem aranıza. Öbürleri diyor ki hocam yapma sensiz olmaz, araya ricacılar giriyor.

İlk toplantıda soğuk rüzgarlar esiyor, salonda sessizlik hakim oluyor, hatta güvenlik görevlileri hadlerini aşıp üst araması yapıyorlar. Öbürü diyor ki sen bana nasıl kimlik sorarsın, sen benim kim olduğumu biliyor musun, Güvenlikteki arkadaş diyor ki ‘’hayır bilmiyorum’’, gayet masum hane, evet bilmiyor, bilmek zorunda mı be Gereksiz Adam.

Bunlar son dönemler de yaşanmış gerçek olaylardan, biraz da benim tahminler ederek derlemem diyelim,

Sonuç verimsiz toplantılar, egoların savaşında kaybolup giden zamanlar ve verimsiz geçen sezonlar.

Şimdi 2021 yılı için bizi neler bekliyor peki ( aynı zaman diliminde bizi koruması ve kollaması gereken örgütlerimiz dışında yaşanan gelişmeler neler? )

Belli başlı birkaç Operatör ve Acente ne yapıyor, hocam fiyatın çok yüksek, satmaz bu fiyat, bunu kime diyor, hepimize, sonra fiyatlara bir bakıyorsun hepsi boncuk gibi dizilmiş ( hatırı sayılır bazı tesisler hariç ki onların sayısı iki elin parmaklarını geçmez)

Sonra klasikleşen bir şekilde mevcut rezervasyonlar sistemler de bekletilir, verimsiz bir EB dönemi, gelsin liste halinde gelen özel fiyatlı blok rezervasyonlar. ( bu arada bu durum bazı yerler de o kadar benimsenmiş ve sindirilmiş ki, bırak esaslı bir tepki vermeyi, herkes kurbanlık koyun gibi başına geleceği garip bir kadercilik ile benimsemiş, hayret edilesi bir durum bu)

Şimdi bazı tesisler diyecek ki bizim tesiste yemez, ben zaten mix market çalışıyorum, istediğim fiyata satmaz ise geçmiş olsun. Aferin sana, ( Da seni de gördük 2020 ‘de. )

Peki ya diğerleri yani geri kalan %90, şimdi bunların içinde sözüm ona çok kallavi Satışçılar da var. Ya da farkında olmadan kendilerini öyle bir yere konumlandırıyorlar, adamlar etraflarında öyle bir ilizyon yaratmışlar ki sanırsın PP 200 Euro’dan satıyor, hal bu ki bir gir bak 55 -60 Euro’yu geçmez sezon ortalaması.

Artık hep beraber silkelenmeli ve önümüzde bizi bekleyen fiyat savaşlarına daha güçlü hazırlanmalıyız. Eğer bir tesis diğerleri ile fiyatı yerine hizmeti ile rekabet edecek ise işte buna varım derim ama bunun yerine kolayı seçip ( ki bu asla bir Satış ve Pazarlama yöneticiliği nitelik ve niceliklerinden değildir, benim on yaşımdaki kızım bile yapar bunu ) fiyat ile rekabet edecek ise, vay haline Antalya’nın.

Kıssadan hisse Sonuç; Fiyatlarımızı yerlere düşürmeyelim, 2019 avarage’larını yakalamak için kendimizi kasalım, reklamdan ve tanıtımda uzaklaşmayalım ( özellikle Digital de yapacak çok iş var.)

Sağlıkla kalınız.