EMITT fark yaratabilecek mi? Turizmciler beklemede

5–7 Şubat 2026 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açmaya hazırlanan Doğu Akdeniz Uluslararası turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT), “yenilenen vizyon” ve “güçlenen organizasyon yapısı” söylemleriyle duyurulsa da, fuarın bu yıl beklentileri karşılayıp karşılamayacağı turizm dünyasında ciddi soru işaretleri yaratıyor.

Bu yıl organizasyonun yeniden yapılandırıldığı, vizyonun genişletildiği belirtilse de sektör temsilcileri, son yıllarda EMITT’in giderek zayıflayan etkisine ve uluslararası fuar rekabetinde geriye düşmesine dikkat çekiyor. Turizm profesyonelleri, fuarın özellikle pandemi sonrası dönemde eski dinamizmini kaybettiğini, uluslararası görünürlüğünün azaldığını ve karar verici nitelikteki profesyonel ziyaretçiyi yeteri kadar çekemediğini sık sık dile getiriyor.

Fuara katılım sağlayacak ülkeler arasında KKTC, İran, Bulgaristan, Bosna Hersek, Çin, Mısır, Japonya, Maldivler, Pakistan, Seyşeller, Uganda ve Özbekistan yer alıyor. Ancak bu listeye rağmen, bazı önemli pazarların fuarda yer almaması, EMITT’in küresel turizm arenasındaki cazibesinin hâlâ tartışmalı olduğuna işaret ediyor.

Organizatörler, yeni vizyon ve güçlendirilmiş yapı ile fark yaratılacağını savunurken sektör, bu vaatlerin içinin nasıl doldurulacağı konusunda temkinli. EMITT’in yıllardır yaşadığı temel sorunlar—profesyonel ziyaretçi kalitesinin düşmesi, iç turizme fazla yaslanması, üretici oyuncuların değil “ziyaretçi yoğunluğunun” öne çıkmasıbu yıl gerçekten aşılabilecek mi?

Katılımcı ülkelerin turizm otoriteleri ve destinasyon tanıtım ofisleri fuar aracılığıyla Türkiye pazarına doğrudan temas kurma imkânı bulacak olsa da, geniş katılımın fuarın eski prestijini geri getirmek için yeterli olup olmayacağı belirsizliğini koruyor. Sektör temsilcileri, “Yenilenen vizyonun sahaya nasıl yansıyacağını görmek için beklemeye değer, ancak sadece söylem değil, sonuç görmek istiyoruz” yorumunu yapıyor.

EMITT 2026’nın başarı hikâyesine mi imza atacağı yoksa “yeni vizyon” başlığının da önceki yıllardaki gibi vitrindeki bir slogan olarak mı kalacağı, fuar kapılarını açtığında netleşecek. Turizm sektörü ise temkinli bir merakla beklemede.