Simetri İnşaat Yapı Reklam A.Ş. Tourism CEO’su ve Turizmdays.com yazarı Hediye Çete, turizmi bekleyen en büyük tehlikenin artık döviz dalgalanmaları, maliyet artışları ya da doluluk oranları değil, su kıtlığı olduğunu vurguladı. Çete, otellere ve turizmcilere ‘acil önlem’ çağrısında bulundu.
Türkiye Kuraklıkla Karşı Karşıya
Hediye Çete, Türkiye’nin son yıllarının en kurak dönemini yaşadığını, barajlardaki seviyelerin kritik düzeylere gerilerken, bazı bölgelerde musluklardan artık su akmaz hale geldiğini, bu tablonun yalnızca günlük yaşamı değil, ülke ekonomisinin lokomotifi olan turizm sektörünü de ciddi şekilde tehdit ettiğine dikkat çekti.
Antalya Turizmi Zorlu Bir Dönemde
Çete, Türkiye’nin turizm başkenti Antalya için bu yıl 18 milyon turist hedefinin konduğuna işaret ederek, ‘’Ancak küresel belirsizlikler, ekonomik koşullar ve artan maliyetler nedeniyle hedef 17 milyona düşürüldü. Doluluk oranlarının gerilemesi ve giderlerin yükselmesi, otelleri zaten sıkıştırırken, asıl sessiz ve derin tehdit “su krizi”dir’’ dedi.
Otellerin En Büyük Bağımlılığı: Su
Antalya’daki turizm işletmeleri “güneş ve deniz” üzerine kurulu bir pazarlama stratejisine sahip. Olduğunu vurgulayan Hediye Çete şunları söyledi:
‘’Ancak güneş fazlasıyla var, deniz ise çevresel baskı altında. Asıl sorun, otellerin günlük operasyonlarında kritik rol oynayan su kaynaklarının hızla azalması. Binlerce misafirin duş ve temizlik ihtiyacı, çamaşırhanelerde kullanılan tonlarca su yüzme havuzlarının doldurulması, geniş peyzaj alanlarının sulanması. Tüm bu süreçler suya bağımlı. Eğer mevcut kaynaklar hızla tükenirse, otellerin operasyon maliyetleri artacak, turistin konforu azalacak ve Türkiye’nin sürdürülebilir turizm imajı zarar görecek.’’
Sosyal Huzursuzluk Riski
Su sıkıntısının yalnızca otelleri değil, bölge halkını da etkileyeceğini belirten Çete, önemli bir tehlikeye işaret ederek, “Eğer bir turist havuzda keyifle yüzerken, yerel halk musluktan akan suyu bulamazsa bu durum sosyal huzursuzluğa yol açabilir. Turizmin sürdürülebilirliği için yerel halk ile turizm işletmeleri arasında denge kurulması gerekiyor’’ diye uyarıda bulundu.
Rekabet Gücü Kaybolabilir
Çete, ‘’Ekonomik açıdan bakıldığında, artan su maliyetleri oda fiyatlarına yansıyacak. Bu da Türkiye’nin rekabet gücünü zayıflatabilir. Zira Akdeniz çanağında İspanya, Yunanistan ve İtalya gibi güçlü rakipler bulunuyor. Türkiye’nin böyle bir kaybı göze alması mümkün değil” şeklinde konuştu.
Çare Sürdürülebilir Su Yönetimi
Hediye Çete’ye göre, Antalya turizminin geleceğini belirleyecek en kritik faktör su yönetimi. Su tasarrufu, geri dönüşüm sistemleri, gri su kullanımı ve peyzajda yerel bitkilere yönelim, otellerin ayakta kalabilmesi için zorunlu.
Yerel yönetimlerin de ciddi düzenlemeler yapması gerektiğini vurgulayan Çete, “Suyun olmadığı yerde turizm olmaz; suyu koruyabilen ise yarının turizminde ayakta kalır” diyerek turizmcileri uyardı.