Kurlar Yükleniyor...
14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi Antalya’da başladı
TURİZM

14. Uluslararası Resort Turizm Kongresi Antalya’da başladı

Turizmdays.com - Bu yıl Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) tarafından14.cüsü düzenlenen Uluslararası Resort Turizm Kongresi Antalya’da başladı.

 

Nirvana Cosmopolitan Otelde düzenlenen ‘’14. Uluslararası Turizm Kongresine Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, TÜROFED Başkanı Dr. Erkan Yağcı, İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, TUI Group CEO’su Sebastian Ebel ve çok sayıda turizmci katılıyor.

 

Kongrenin açılış konuşmasını yapan AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu, turizm tarihi ve resort kongresi hakkında bilgi verdi. Kaan Kavaloğlu, Resort Kongresinin oluşmasında büyük katkıları olan merhum gazeteci Fehmi Köfteoğlu’nu da rahmetle anarken, Fehmi Kökfteoğlu’nun konuşmasını yayınladı.

 

Kaan Kavaloğlu konuşmasında şunları söyledi:

 

‘’ Sayın Bakanım, Sayın Milletvekillerim, Sayın Valim, Sayın Antalya

Büyükşehir Belediye Başkanım, Sayın TÜROFED Başkanım, Değerli

kaymakamlarımız ve belediye başkanlarımız, kıymetli misafirler,

saygıdeğer basın mensupları, kıymetli meslektaşlarım, kıymetli

üyelerimiz ve paydaşlarımız, saygıdeğer hanımefendiler ve

beyefendiler. Sizleri en içten dileklerimle selamlıyor, 14.

Uluslararası Resort Turizm Kongremize şeref vermenizden dolayı

teşekkür ediyorum. Hoş geldiniz. 14. kez bizleri bir araya getiren

kongremizde, turizmin kolektif bir zanaat olarak yeni çağda nasıl

şekilleneceğine odaklanarak bu yıl kongremizin ana temasını

"Kollektif Zanaat, Yeni Çağ Turizmi" olarak belirledik. Kollektif

zanaat, aslında çok derin kökleri olan, Türkiye coğrafyasının

medeniyetler geçmişinden bugüne, geleneksel misafirperverlik ve

hizmet anlayışının en önemli unsuru olan insan faktörünü öne

çıkaran bir kavramdır.

1Sektörümüz, tek başına ilerlenebilecek bir alan değildir. Turizm

ekosisteminde, devletimizden özel sektörümüze, sivil toplum

kuruluşlarından yerel yönetimlere, toplumun her kesiminin

ülkemizin gelecek planlamasında etkin rol oynayacağı, ulusal

kalkınmada önemli bir motor işlevi gören itici güçtür. İşte tam da

bu sebeple, Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında büyük hedeflere

ulaşabilmek için tüm gücümüzle çalışırken, biriz ve dirayetliyiz

diyoruz. Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında bizlere emanet edilen

bu coğrafyada turizm yapabiliyor olmamız, Türkiye'yi çağdaş,

gelişmiş ve refah içinde bir ülke yapmayı amaçlayan Mustafa

Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının eseridir. Bu hedef

doğrultusunda gerçekleştirilen reformlar, ülkemizin kültürel

zenginliklerinin ve tarihi mirasının daha geniş kitlelere

tanıtılmasını sağlayacak temelleri atmıştır.

2Bugün bu zengin topraklarda, küresel turizm oyuncuları arasında

yer alabiliyorsak, bunu yine Cumhuriyeti bizlere emanet edenlerin

vizyonlarına borçluyuz. Geçtiğimiz yıl yaptığımız bir çalışmadan

bahsetmek istiyorum; Türkiye’de turizm ve tanıtım çalışmalarının

tarihçesi ile ilgili bir araştırma yaparak, sektörümüzle paylaşmıştık.

Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte siyasi, toplumsal, kültürel ve

ekonomik alanda gerçekleşen devrimlerin dünyaya tanıtılması

gerekiyordu. Bunun için eşsiz bir proje planlandı: Karadeniz Seyr-i

Türkiye. Karadeniz Seyr-i Türkiye projesi, Türkiye’nin uluslararası

arenada yükselişini ve değişimini tüm dünyaya göstermeyi

amaçlayan bir girişim örneği. Dünyanın çeşitli liman kentlerini

gezerek gerçekleşen devrimleri ve Türkiye’deki gelişmeleri

dünyaya duyurmayı hedefleyen geminin hikâyesi. 1926 yılının 5

Eylül’ünde vapur yurda döndüğünde 86 gün boyunca 12 farklı

ülkeyi ve 16 şehri ziyaret etmişti.

3Bu muazzam yolculuk sırasında gemi, 44 deneyimli yabancı

rehberi ağırladı ve yolculuk boyunca toplamda yaklaşık 65 bin

ziyaretçi gemiye uğradı. Gemide yolculuk boyunca 16 muhteşem

balo yapıldı ve ziyafet düzenlendi. Geminin içinde Avrupalı

misafirlerin ilgisini çekecek tütün ürünleri, Hereke halıları, nadide

taşlar, Kütahya çinileri ve antika eşyalar gibi özel ürünlerin satıldığı

bir satış dairesi bulunuyordu. Bu, gemiye ayrı bir zenginlik

katıyordu. Karadeniz Vapuru’nda Türkiye’nin Aydınlık Yüzleri de

Yer Alıyordu Cumhuriyet’in belki de övündüğü konuların başında

kadın/erkek her yurttaşın eşit eğitim ve kariyer olanaklarına sahip

olması geliyordu. Türkiye’deki kadın erkek eşitliğini Batılı ülkelere

göstermesi açısından bazı önemli görevlerde bulunan kadın ve

erkeklerin bu vapurda yolculuk yaptı. Gezi için düşünülen

detaylara baktığımızda nasıl bir üst akıl eseri olduğunu

görebiliyoruz.

4Sergi için özel bir logo yapılmasından, uğranılan limanlarda

dağıtılmak üzere dokuz dilde hazırlatılan broşüre, çeşitli dillerdeki

yemek menülerinden hatıra pullarına kadar, hiçbir şey

unutulmamıştır. Genova, Napoli gibi birçok Avrupa limanlara

uğrayarak davetler veriliyordu. Uğradığı tüm ülkelerin sinema ve

basınında reklamlar yayınlanıyordu. Yeni savaştan çıkan Türkiye

Cumhuriyeti bu gezinin bütçesini oluşturmak için fikir

aşamasından tam 1 yıl sonra yolculuğuna çıkabildi. Seçme ve

seçilme hakkını kullanan kadın milletvekilimiz ve dil bilen kadın

rehberler uğradıkları liman ülkelerinde büyük ses getiriyorlar.

Uğradıkları limanlardan Hamburg’da her yer kırmızı-beyaz

donatılıyor. Stockholm’de Karadeniz’i karşılayan tekneler Türk

bayrakları çekiyor. Polonya’ya gelişte deniz uçakları refakatinde

karşılanıyordu.

5Ve o kadar ses getiriyor ki Helsinki’den geminin uğraması yönünde

davet geliyor. Bahsettiğim vizyon da işte tam olarak budur. Bütün

imkansızlıklara rağmen başarıyla sonuçlanan projede yer alanları

Türkiye’nin ilk turizm tanıtım neferleri olarak saygı sevgi ve

minnetle anıyorum.

Kongremizin hikayesi ise bundan 14 yıl önce, çok değerli

başkanlarımız, Yönetim Kurulu Üyelerimiz ve geçtiğimiz Ağustos

ayında kaybettiğimiz merhum Fehmi Köfteoğlu'nun öncülüğünde

başladı. Fehmi Köfteoğlu bir turizm düşünürü, fikir insanı ve dijital

turizm basınının önderiydi. Kendisini rahmet ve minnetle

anıyorum. İnsan unutulduğu zaman gerçekten ölür.

Fehmi Köfteoğlu Filmi

Kendisini tekrar rahmetle anıyoruz.

6Birliğimiz bundan 40 yıl önce, Türk turizminin yeni bir vizyona

odaklanarak daha güçlü bir yapıya kavuşması adına atılmış ilk

adımlardan biriydi. Bugün geriye dönüp baktığımızda, 1983 yılında

bir avuç idealist insanın başlattığı bu hareketin, yeni yapılanmalara

öncülük ettiğini, sektörün büyüme sürecinde aynı paralelde

büyüyerek etkin bir yapı haline geldiğini görmek bizlere derin bir

mutluluk ve onur veriyor. Türkiye'nin öncü turizm birliği AKTOB'un

ilk başkanı merhum Ali Berberoğlu'nu rahmet ve minnetle anıyor,

sonraki başkanlarımız Selahattin Saklıca, Ahmet Barut, Osman

Ayık, Sururi Çorabatır, Yusuf Hacısüleyman, Erkan Yağcı

başkanlarımıza bu yapıyı daha ileri taşıyan vizyoner ufuklar

açtıkları için teşekkür ediyor, kendilerine saygı ve sevgilerimi

sunuyorum.

7Birliğimiz kurulduğunda, turizm sektörü tabii ki henüz bugün

ulaştığı büyüklük ve küresel etkiyi yansıtmıyordu. Ancak bu

dönemde, birlik olarak bizler, Türk turizminin ve konaklama

sektörünün hem ulusal hem de uluslararası düzeyde daha güçlü

bir yer edinmesi için durmaksızın çalıştık. Bugün geldiğimiz

noktada, turizm ve konaklama sektörü, yalnızca ülkemizin

ekonomisi için değil, aynı zamanda kültürel etkileşimler,

uluslararası ilişkiler, sürdürülebilirlik gibi global meselelerde de

önemli bir rol oynamaktadır. 40 yıl boyunca, sektördeki birçok

zorluğu aşarken, her zaman misafir memnuniyetini, kaliteyi ve

misafirperverliği en ön planda tutarak Türkiye'yi bir dünya markası

haline getirdik. Birlik olarak, öncelikle iş birliğinin, paylaşmanın ve

dayanışmanın önemini vurguladık. Zorluklar ne kadar büyük olursa

olsun, güç birliği yaparak sektörü her zaman daha ileriye taşımayı

başardık.

8Ve ağırladığımız milyonlarca misafirle bir barış köprüsü

oluşturduk. O günlerden bugüne kadar, Türk turizminin

büyümesine, tanıtılmasına ve uluslararası alanda rekabet gücünün

artmasına önemli katkılar sağladığımıza inanıyoruz. 40 yıllık

hikayemizde global ekonomik krizler, doğal afetler, pandemi gibi

dünya çapında yaşadığımız zorluklar bizleri her zaman sınadı.

Ancak her bir kriz, sektördeki dayanıklılığımızı ve esnekliğimizi

artıran birer fırsata dönüştü. Her zorluk, aynı zamanda sektörün

gelişmesine yön verecek yeni stratejiler üretmemizi sağladı.

Bunun en yakın örneği; pandemi döneminde Bakanlığımız

öncülüğünde yapılan uygulamalarla, küresel krizi en iyi yöneten

ülke ve sektör olmamızdır. Bu dönemde ise Yönetim Kurulu

üyelerimizle ele aldığımız konuları, iletişim kanallarımız ve

düzenlediğimiz etkinliklerle sektörümüze aktarıyoruz ve

aktarmaya devam edeceğiz.

9Tüm araştırmalar ve çalışmalar arasında; son dönemde özellikle

önem kazanan pazar çeşitlendirilmesi, uzak mesafe kaynak

pazarlar, turizm ve inovasyon, Avrupa Kaynak Pazar raporları ve

analizleri, Birleşik Krallık Kaynak Pazar Potansiyeli, gelişmekte olan

Pazar raporlarımızı, astro turizm, Golf turizmi, spor turizmi gibi

farklı niş pazarları hedefleyen araştırmalarımızı tüm etkinlik ve

bültenlerimizle paydaşlarımız ve üyelerimizle paylaştık. Türkiye

konaklama sektörünün en güçlü özelliklerinden biri de

yatırımcılarının çok büyük oranda yerli ve milli olmasıdır. Ancak

yeni yüzyıl vizyonunda bizleri daha güçlü kılacak, uluslararası

arenada söz sahibi olmamızı devam ettirecek ve güçlendirecek

modellere ihtiyacımız var. En büyük turizm atılımlarımızdan birisi

olan TGA (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı)’nın

kuruluşu Türk turizmine yeni bir yol açarak, tanıtım ve pazarlama

faaliyetlerinde bir bütünlük sağlamıştır.

10Bugün aramızda bulunan değerli Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy'un

vizyonu ile kurulan bu yapı ile tanıtım ve pazarlama, algı

çalışmalarında ortak bir dil kullanılarak, pazar özelliklerine göre

kaynak pazar stratejileri çok büyük bir başarıyla oluşturulmuştur.

Buradan yola çıkarak, Türkiye turizminin küresel değişime ayak

uydurması yönünde, konaklama sektörünü çok yakından

ilgilendiren, meslek birlikleri yasası ile yeniden yapılanma ve yasal

bir forma dönüşmesi yönünde çalışmalar yapılması en büyük

dileğimizdir. Konaklama sektörünün önümüzdeki yıllarda çok daha

fazla dijitalleşmesi, yenilikçi hizmet modelleri geliştirmesi,

sürdürülebilirlik ve toplumsal faydaya odaklanması gerektiğini

biliyoruz.

11Yeni çağda turizm, geleneksel turizmin ötesine geçerek, seyahatin

yalnızca dinlenme veya eğlence amacı taşımayacağı, kişisel

gelişim, kültürel etkileşim ve bireysel sosyal sorumlulukları öne

çıkartan bir forma dönüşüyor. Bu değişimleri çok iyi

gözlemlememiz gerekiyor. Kongremizin hedefi de bu değişimlerin

sektörü nasıl şekillendireceği ile ilgili yeni bakış açıları kazandırmak

olacak. Bugün turistler, daha bilinçli ve sorumlu bir yaklaşım

benimsemekte; sadece bir yere seyahat etmek yerine, o bölgenin

geleneklerine, sanatına ve insanlarına dokunmayı tercih

etmektedirler. Sürdürülebilir video Turizm kaynaklarımızın

korunması, iklim değişikliği gibi konular sektörel bir sorun olmanın

ötesinde, insanoğlunun varlığını sürdürmesiyle de ilgilidir. Bu yıl ilk

kez kongremizin sıfır karbon hedefi ile ölçme ve değerlendirme

normlarına uygun hesaplanmasını tamamladık.

12Kongrenin yaratacağı sera gazı emisyonlarının da tüm sene

boyunca, bir sonraki kongreye kadar yapılacak iyileştirmelerle

birlikte dengelenmesini, uluslararası bir firma olan Energypro ile

birlikte sağladık. Seçilen Gold Standart Yenilenebilir Enerji projesi

ile Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Hedeflerinden - İklim

Eylemleri, Toplumsal destek, Erişilebilir Temiz Enerji alanlarında

da destek sağlamış olduk. Yeni turizm anlayışında; özellikle yeni

kuşaklar doğal kaynakları tüketecek, çevreyi kirletecek ve yerel

halkla etkileşimde yüzeysel kalacak bir turizm anlayışını

reddediyor. Bunun yerine, çevreyi, yerel kültürleri ve gelenekleri

korumak ve bu mirası geleceğe taşımak isteyen bir anlayışla

seyahat seçimlerini yapıyor. Yeni jenerasyonlar önümüzdeki

yıllarda turizm için ana hedef kitle olacaklar. Sektörün geleceğini

bu temeller üzerine inşa etmemiz, yeni trendleri ve seyahat

motivasyonlarını iyi okumamız gerekiyor.

13Veriler, yeni jenerasyonların %90 gibi büyük bölümünün dijital

etkileşimle seyahatlerini planladıklarını gösteriyor. Yakında en

güçlü seyahat grubunu oluşturacak bu kitlelerin seyahat

motivasyonları "teknoloji ve ekoloji" olacaktır. Yapılan bir

araştırmada, çevre dostu bir otel seçmeyi düşünen gezginlerin

oranı kuşaklara göre en yüksek oranla bu belirttiğim genç

kuşaklarda geliyor. Antalya'mızda konaklama sektörü olarak,

sadece büyümeyi değil, aynı zamanda daha sürdürülebilir ve

kapsayıcı bir gelişim göstermeyi hedefliyoruz. Teknolojinin

turizmle entegrasyonu, dijital pazarlama, turizmin yerel halkla

buluşturulması ve sürdürülebilir projeler gibi konular önümüzdeki

yıllardaki stratejimizin temel hedef ve konuları olacak. Aynı

zamanda yine bakanlığımızın uygulamaya koyduğu

sürdürülebilirlik kriterleri ile bu konuda fikir sahibi olmayan

misafirlerimizde de farkındalık yaratıyoruz.

14Birlik olarak hedefimiz, sadece sektörel başarılar elde etmek değil,

aynı zamanda topluma katkı sağlayan, yaptıklarıyla geleceğe iz

bırakan, adından gelecekte de söz ettiren bir sivil toplum kuruluşu

olmaktır. Bu yolculuğa birlikte çıktığımız her meslektaşımızın, her

paydaşımızın ve toplumun tüm kesimlerinin desteğine ihtiyacımız

var. Hedeflerimiz büyük, yolumuz uzun. Yakın gelecekte ulaşmayı

hedeflediğimiz 90 milyon ziyaretçi ve 100 milyar dolar gelir

hedefimizin de sektör olarak arkasındayız. Bu düşüncelerle, turizm

sektöründeki tüm paydaşlarımızla birlik ve beraberlik içinde

çalışmaya, istikrarla daha kapsayıcı ve daha verimli bir turizm

sektörü inşa etmeye davet ediyorum. Her birimizin varlığının

diğerinin varlığına ve yaptıklarına bağlı olduğu turizm

ekosisteminde kolektivizmin önemini yeniden vurgulamak

istiyorum. Her fırsatta belirttiğim gibi, birlik içinde biriz ve

dirayetliyiz.

15Sektörümüze emeği geçmiş herkese şükranlarımızı sunuyor,

geleceğe yönelik heyecan ve umutla ilerleyeceğimiz bir dönemin

temellerini atmak için tüm paydaşlarımızla birlikte çalışmamız

gerektiğini tekrar belirtmek istiyorum. Bugün kongremizde ele

alacağımız konular, sektörün evrilen dinamiklerini anlamamıza

yardımcı olacak ve turizmin geleceğini ve geleceğin turizmini

şekillendirecek adımları atmamızı sağlayacaktır. Bu kongremizde

yanımızda yer alan; 100. kuruluş yıldönümünü birlikte kutladığımız

ekonomik bağımsızlığımızın simgesi Türkiye İş Bankası'na, dünkü

organizasyonda muhteşem ev sahipliği yapan Lara Barut

Collection ekibine ve Barut Ailesi'ne, bu güzel atmosferde bizleri

ağırlayan Nirvana Cosmopolitan ve Kilit Ailesi'ne teşekkür

ediyorum. 15. Uluslararası Resort Kongremizi 20 Kasım 2025

tarihinde gerçekleştireceğimizi duyuruyor, tüm katılımcılara

başarılı ve verimli bir kongre geçirmenizi diliyorum.’’

Yayın Tarihi
21.11.2024
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu habere ilk yorumu yazan siz olun.

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla