Bakü’de Masal Gibi Bir Tatil

Sizleri tarihi yolculuklara çıkarıp yoracak, modern dünyanın kollarında dinlenmeniz için özel alanlar sunacak ve doğal güzellikleri ile kendine hayran bir şehir hayal edin. Azerbaycan’ın başkenti Bakü işte bu hayali olağanüstü güzellikleriyle gerçeğe dönüştürüyor. Ziyaretçilerine, pembe renkli suları barındıran gölleri, şekeri andıran dağları ve kendinizi adeta Viyana’da hissettiren parkı ile farklı bir seyahat deneyimi sunuyor.

Tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış en eski doğu kentlerinden olan Bakü, olağanüstüdoğal güzellikleri ve oluşturulan yaşam alanlarıyla son dönemlerde dünyanın birçok yerinden ziyaretçi akınına uğrayan bir kent.

Büyülüyeci Görüntüsüyle Pembe Göl

Azerbaycan’ın doğa harikalarının başında gelen pembe Masazır Gölü ziyaretçilerin ilk duraklarından biri. Bakü’nün merkezine 15 km uzaklıkta yer alan göl dünyada az sayıda bulunan pembe göllerden biri ve muazzam tuz potansiyeline sahip. Olağanüstü su rengini yüksek konsantrasyonda klorür ve sülfata borçlu olan Göl, dünyanın her yerinden gezgin Instagram sayfalarını kendine çekiyor.

Şeker Görünümlü “Dağ”

Azerbaycan'ın en güzel yollarından biri olan Bakü-Guba karayolu da olağanüstü manzarası ile doğaseverlerin ve fotoğrafçıların ilgisini çeken bir başka ziyaret noktası. 40 kilometre uzanan yolda kırmızı, turuncu, pembe ve tebeşir renkleriyle adeta bir lolilopu andıran Hızı dağları yer alıyor. Şaşırtıcı renklerin, yeraltı sularının kaya içindeki demir bileşiklerinin oksidasyon durumunu değiştirmesinden kaynaklandığı söyleniyor.

Bakü’de Venedik Keyfi

Öte yandan başkentin güzel mekânlarından Hazar Denizi kıyısındaki Deniz Kenarı Milli Park'ın bitişiğinde bulunan ve 1960’lı yılların başında inşa edilen Küçük Venedik Su Şehirciği de ziyaretçilerine mini İtalya gezisi yaptırıyor.

2012 yılında yapılan restorasyon işlemlerinin ardından çehresi değişen ve Bakü'ye farklı bir soluk katan Venedik Su Şehirciği, yenilenmiş mimarisi ve Venedik sandalı tarzı kayıklarıyla başkentliler ve yabancı misafirlerin de eğlence mekanına dönüştü.

10 bin metrekare alan üzerinde kurulu 1350 metre uzunluğunda üç büyük ada, bir tünel ve beş köprüden oluşan Küçük Venedik Su Şehirciği’nde Azerbaycan ve Avrupa mutfağından lezzetlerin sunulduğu modern restoran ve kafeler de bulunuyor.